13 Haziran 2010 Pazar

Güney Afrika Dünya Kupası 2010 / C Grubu


Dünya Kupası'nın 2.günündeki maçları çeşitli sebeplerden dolayı çok az izleme şansım oldu. Yazı yazmaya da fırsat bulamadım. Gol sevdası da bana göre bir süre daha sürecek
Takipçilerimden çok özür dilerim. Beğendiğim birkaç yazarın maç yorumlarını paylaşacağım.

Ama şunları söylebiliriz.
Açıkcası Güney Kore'nin bu kadar iyi bir takım olabiliceğini tahmin etmemiştim. Mükemmel bir takım oyunu ortaya koydular ve grupta çok avantaj yakaladılar. Yunanistan ise bence bu kadar iyi bir Güney Kore beklemiyordu.
Yenilen ilk goldeki Yunanistan defansının çok komikti
Komşunun güvendiği isimler son derece kötüydü. Başta Samaras ve Gekas olmak üzere takım tam anlamıyla döküldü de döküldü.
Yunanistan bana göre havlu atmıştır.
Gol sevdası da bana göre bir süre daha sürecek
Takipçilerimden tekrar özür diliyorum.




Arjantin'de ise sorunsallar devam ediyor. Kazanmalarına rağmen eleştiri almaları son derece normal. Messi dışında kötü bir takım izledik
Gutierrez gibi bir adamı milli takıma almak son derece kötü bir tercih.
Maç boyunca kademe hatası yaptı.
Nijerya ise çok heyecanlı bir futbol oynadı.
Belki son vuruşları iyi olan bir golcüleri olsa maçın sonucu değişebilirdi.
Nijerya için her şey bitmiş değil.

İngiltere maçını da maalesef izlemedim.

MEHMET DEMİRKOL / GÜNEY KORE KULÜP TAKIMI GİBİ

Nihayet 3. maçta çok iyi bir takım izledik. Güney Kore, ortalama bir kulüp takımı temposu, yapısı ve pas trafiğiyle bu kupanın da sürprizlerinden biri olabileceğini gösterdi. Bu yapı içinde efsanevi Leverkusen ve E. Frankfurtlu babasının yolundan giden Du-Ri Cha, ManU’nun en iyi oyuncularından Park ve soyaddaşı/ hücum ekürisi Çu Yong Park’la farklı bir ekiple karşı karşıyayız.
Fizik dezavantajlarını özellikle ilk 70 dakikada takım süratiyle tamamen ortadan kaldırmayı başardılar. Yunanistan’ı ceza sahasına yaklaştırmadan duran toplarda rakibin fizik avantajından doğabilecek sıkıntıları tamamen ortadan kaldırdılar.
İlk yarıda verilmeyen bir penaltı ve gole giderken yanlış bir kararla kesilen gollük akınlarını da unutmamak lazım.
Sadece 2-0’dan sonra geriye kapanıp kontraya yattıklarında fizik dezavantajları ortaya çıktı. Bu anlarda Yunanistan’ın atıl oyununa müteşekkir olmaları lazım. Bu tip bir oyunda bir ‘tık’ iyi bir rakip onları sıkıntıya sokabilir. Bunun dışında hiçbir eksiği olmayan tota bir takımdılar. Ve 3. maç itibarıyla 6 takım arasında en iyi onlar.
Yunanistan’sa... Eğer bu gruptan çıkarsa şampiyon da olabilir. Çünkü Nijerya ve Arjantin karşısısında -2 gol averajına rağmen bir geri dönüş yapmak zor olacak. Rehhagel’in 2004’de ortaya koyduğu defansif devrimi tekrarlayabilecek ne bir takım yapısı ne de Zagorakis- Karagounis ikilisinin teknik liderliği var. Rakip için son derece sinir bozucu bir çözümsüz savunmaydı o kompakt savunma. Bugünse durum belli ki farklı. Milli takımdan çok karma gibiydiler.


RIDVAN DİLMEN / SORU İŞARETİ



Merakla beklenen takım Arjantin idi. Nijerya ise soru işaretiydi. Nijerya takımı doksan dakika sonunda soru işaretlerini taşımaya devam etti. Hatta şöyle diyebiliriz; bu maç öncesi izlediğimiz Güney Kore’yi de, Yunanistan’ı da yenebilecek bir takımlar. Ancak turnuvaya erken veda ederlerse de sürpriz sayılmaz.
İzlediğim ilk dört maç sonrasında Arjantin, Temmuz ayını görür, Nijerya, Meksika, Yunanistan, Güney Afrika ve Uruguay’ın ise işi zor. Arjantin takımı dört hücum yapmayan savunma ile oynuyor. Özellikle iki stoper ve sol bek Heinze oyuna hiç katılmıyorlar. Sadece duran toplarda ileri çıkıyorlar.
Orta saha oyuncularına baktığımızda Mascherano, Veron top kazanabilen, kazandıkları topları da basit oynayabilen futbolcular. Orta sahanın solundaki Di Maria ise savunma yapmaya çalışmaktan asıl özelliği olan adam eksiltip kaleye gitme yeteneğini hiç değerlendiremedi. Orta alanın önündeki üçlü Messi, Tevez ve Higuain ise yaratıcılıklarını gösterip skor elde etmeye çalışıyorlar. Arjantin golü duran topla bulabildi. Diğer yakaladıkları dört pozisyon Messi’nin yetenekleri sayesinde.
Bu maç bize Arjantin’in geleceği ile ilgili net bir karar verdirmedi. Yüksek rakımda oynamak da onları etkilemiş olabilir. Ama hücumda sadece iki silahlarının olması düşündürücü. Organize hücum yapamıyorlar. Duran top ve Messi’ye kaderlerini bağlamış durumdular. Nijerya takımı kaybedeceği bir şey yokmuş gibi oynadı. Arjantin gibi bir takım karşısında girebilecekleri kadar pozisyona girdiler. Öndeki iki oyuncu değişmesine rağmen sonuç elde edemediler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder